25 Eylül 2008 Perşembe

Notalarım

-bir sarki calim mi sana?

-şarki çalma bana, beni çal ,

-ama nasil olcak ki, sen cok kom-kompleks birisin, hani bir de ben calmayi hiç ogrenemedim bu zıkkımı. nasil caliniyor bu? nasil? sen caliyordun, calmistin bana zamaninda, hadi soyle?

hangi notayla baslamistim hayata, do? re? si? fa? onemi yoktu.. do'yu sectim.

- butun notalara basmalisin ozaman, hepsine basmalisin biliyorsun değil mi? do ile basla calmaya, ama ne olur uzun olmasin...

uzun do sesi..bitmek bilmeyen bir do sesi.. o kadar kalindi ki, o kadar agırdı ki, parmaklarim bile gerilmişti.. cok bunaltti. parmak terliğimi coraplarimla giydiğimi anladim. ordek ayakliydim sanki, birden ordek oluvermiştim, kafami suya soktum, offf buz gibiydi, cok rahattı, cok rahattıııı. cıkmak istemedim o yerden, o kadar da istemiyordum bu uzun do'yu.

-ne olur yavas yavas incelt beni, atlama sakın notaları, re'yi yasat bana, re, sonbaharin sesi, kadifenin teni re. ne olur sonrabahara gotur beni..

serindi, bayağı serin, sert parçalar çalıyordu teypte. baterinin sesi kulak zarlarima bir ileri bir geri emrediyordu. ruzgar da oyleydi, goruyorum, hissediyorum, sallanan ağaclar oyleydi. cok sertti bu parça. uffff.

- Alll! dedi, Gozlerinin içine bakmadan aldim tepsiyi. bir dilim peynir, 3 tane zeytin, bir kupanın bir parmak asagısı kadar dolu çay, yarım da ekmek vardı. peynir beyaz olur değil mi dedim kendi kendime, bu peynir yeşile çalıyordu, küflenmişti. ekmek nokta nokta yeşilimsiydi. çay bardağında daha onceden kola içilmiş, belliydi. once yaglı bir sey yenmiş, sonra kola doldurulmus. cunku lağabodan yıkanmak değil durulanmadan içine çay konulup tepsime dizilmişti bu bardak. kupa bardagıydı, goruyorum. kahverengiye calan tozumsu bulutlar, kupanın iç yüzünde, bulaşık lağabosunun tortularını damagıma serpiştiriyordu...

-çıkmak istiyorum burdan, ne olur ne olur, değiştir bu notayı, ne olurrrr..

kendimi sol'da bulmustum, sol... ne kadar sade ve durgundu.. ozgurluk sol'da mıydı? bilmem, ama olmustu, ozgur oldugum, gecenin üçünde uğur mumcu parkında arpa yudumladıgım olmustu, hatırlıyorum. denize yakındık, lokalden gelen ahmet kaya parcası da sol'du. grup yorumun cemosu da. var mıydı benden daha ozguru. hissediyorum.. hatırlıyorum. ozgurum ozgurummmmmmm!!!

işte şimdi plonje yapmanın tam sırası..

-hangi notadayız?
-sen seç...
-hep ben sectim..
-rastgele basiyorum ozaman?

hangi notaya bastin benim için..

Hiç yorum yok: